Trimester – Hamilelikte 3 Aylık Dönemler
Ekim 8, 2023Hidrosalpenks – Fallop Tüplerinde Sıvı Birikimi ve Riskler
Ekim 28, 2023Trimester – Hamilelikte 3 Aylık Dönemler
Ekim 8, 2023Hidrosalpenks – Fallop Tüplerinde Sıvı Birikimi ve Riskler
Ekim 28, 2023Preeklampsi - Gebelik Zehirlenmesi Tanı ve Tedavisi
Preeklampsi veya diğer adıyla gebelik zehirlenmesi, daha önce yüksek tansiyonu olmayan gebelerde genellikle gebeliğin 20. haftasından sonra ortaya çıkan, anne ve bebek için ciddi riskler oluşturan yüksek tansiyon (hipertansiyon) ve idrarda protein kaçağı ile karakterize riskli bir durumdur. Gebelik zehirlenmesi yaşayan anne ve bebek önemli sağlık riskleri taşımaktadır. Yüksek tansiyon nedeniyle annenin böbrek ve karaciğer gibi çeşitli organlarında ciddi komplikasyonlar gelişebilir. Gebelik zehirlenmesi durumunda, plasentanın rahim duvarına yeteri kadar yerleşememesi nedeniyle, temel ihtiyaçlarını karşılayamayan bebek için gelişim geriliği, ağır engel ve düşüğe kadar gidebilen ağır tablolar oluşabilmektedir.
Gebelik Zehirlenmesinin Nedenleri
Preeklampsi uzun zamandan beri bilinen bir gebelik dönemi rahatsızlığı olmasına rağmen, sürecin gelişimine neden olan etkenler tam olarak ortaya konulabilmiş değildir. Ancak yapılan çalışmalar hastalığın plasenta kaynaklı olduğunu desteklemektedir.
Bebeğin beslenmesini ve oksijen almasını sağlayan eşinin (plasenta) rahim duvarına normal biçimde yerleşememesi nedeniyle, plasentanın yerleştiği noktada rahim duvarının damar yapısında gelişen anomaliler ve pek çok maddenin buradan annenin sistemik dolaşımına dâhil olmasının damarlara ve organlara zarar verdiği bilinmektedir.
Gebelik Zehirlenmesinin Belirtileri
Kan basıncı normal olan annenin kan basıncında meydana gelen artış, idrarda protein kaçağı, böbrek fonksiyon bozukluğu, karaciğer enzimlerinde artış, kandaki trombosit miktarında azalma, akciğerlerde sıvı birikimine bağlı nefes darlığı, baş dönmesi, şiddetli baş ağrısı, bulanık görme, ışık hassasiyeti, geçici görme kayıpları, ciddi karın ağrısı, mide bulantısı ve kusma gebelik zehirlenmesinin belirtileri arasında yer almaktadır.
Gebelik Zehirlenmesinin Riskleri
Preeklampsi, annenin damarlarına hasar vererek damar dışına sıvı sızmasına ve tüm sistemde sorunlara neden olabilmektedir. Beyin dışına sıvı sızması beyinde ödeme neden olarak şiddetli baş ağrısı, görme problemleri, bayılma, şuur kaybı, eklampsiye neden olabilir. Akciğer ve karaciğerde ödem oluşmasına ve anne için hayati riskler ile sonuçlanmasına yol açabilir. Böbrek fonksiyonlarının bozularak böbrek yetmezliği problemi açığa çıkabilmektedir.
Preeklampsi, bebek içinde hayati riskler oluşturmaktadır. Plasentanın yeteri kadar rahim duvarına yerleşememesi nedeniyle bebeğin ihtiyaçları yeterince karşılanmayacaktır. Böylece bebekte gelişim geriliği, suyun azalması, oksijensiz kalma, ağır engel ve düşük gibi sorunlara neden olabilmektedir.
Gebelik Zehirlenmesi Risk Faktörleri
Gebelik döneminde preeklampsi yaşama ihtimali yüksek olan riskli grupların, bu sorunu yaşamamak veya kontrol altına almak için çok dikkatli olmaları ve düzenli hekim takibinde olmaları gerekmektedir.
Önceki gebelikte preeklampsi gelişimi, kronik hipertansiyon, ilk gebelik, çoğul gebelik geçmişi, obezite, diyabet, böbrek hastalığı, lupus eritematozus gibi bağ dokusu hastalığı olanlar hamilelik döneminde preeklampsi gelişimi olasılığına karşı tedbirli olmalıdırlar.
Hamilelik döneminde görülen yüksek tansiyon her zaman preeklampsiye yol açmayabilir. Gebelik dönemi öncesinde de yüksek tansiyon var olabilir. Ancak preeklampsi olarak değerlendirilebilmesi için normalden daha yüksek bir kan basıncının gebeliğin 20. haftasından sonrasında görülmesi ve yüksek protein değerlerinin de eşlik etmesi gerekmektedir.
Gebelik Zehirlenmesinde Tanı ve Tedavi
Preeklampsi tanısının koyulmasında önceden kan basıncı normal olan gebede kan basıncı artışına eşlik eden idrarda protein kaçağı, böbrek fonksiyon bozukluğu, karaciğer fonksiyonlarında bozulma, akciğerde sıvı birikimi, beyinde ödem varlığı gibi bir veya daha fazla bulguların varlığında preeklampsi tanısı konulmaktadır. Tanı konulmasında kan tahlili, idrar tahlili, ultrason gibi tetkiklerden faydalanılmaktadır.
Preeklampsi tanısı konulmuş gebenin yakından takip edilmesi gerekir. Preeklampsinin kesin çözümü doğumdur ancak bebek açısından ele alındığında doğumun bir tedavi seçeneği olarak değerlendirilememesi durumunda ilaç tedavisine başvurulacaktır. Anne açısından hayati risk oluşturmadığı sürece bebek gelişimini tamamlayıncaya kadar zaman kazanılmaya çalışılacak ve anne sıkı takip edilecektir.